Şehadet şerbeti ne tatlıdır.
Acılarımın en iyi ilacı, en iyi kaçış yolum, deruni kederlerimin en iyi dermanı, iftiharla dolu zafere giden yol, dünya ve ahiret ticaretinin en kârlısı…
Doğrusu ne kadar da tatlıdır.
Ama…
Ama üstlendiğim çetin davanın büyük tarihi mesuliyetlerinden kaçış yolunun şahadet olduğunu biliyorum.
Şehadet öyle bir kurtuluş yoludur ki kendini şereflice tehlikeli girdaplardan kurtarıp geride kalanları tufanla baş başa bırakmaktır.
Öyle bir yenilgi ki şahadetle kuşanıyorum.
Bütün bu ar, utanç, zillet, felaket ve yanlışlardan kurtulmak, Allaha ve insanlara karşı başı dik, muzaffer ve temizlenmiş olmak istiyorum.
Evet, benim şehadetim sorunlardan ve bedbahtlıktan kaçıştır.
Gam ve keder kalbimi sıkıyor.
Yaralı ve yenilmiş kalbimin artık dayanacak takati kalmadı.
Gözyaşı döküyorum, yanıyorum, acı çekiyorum ve eriyorum…
İlahi kaçış yolu bulamıyorum.
İlahi! Kurtar beni, ilahi!
Bana yol göster, ilahi beni sonsuz rahmetinden mahrum etme.
Eğer şehadet benim tek kurtuluş yolumsa hemencecik beni bu büyük nimetle ödüllendir.
Hemen şimdi…
Hemen şimdi…